Mehmet Lütfü Özdemir: Eylül 2015

18 Eylül 2015 Cuma

Yaşamak bu değil!


Yaşamak bu değil! diye düşünürken… 
Kısa bir şey yazayım dedim ama anca bu kadar yazdım gene :))

Biz insanları, adına kent dedikleri megapollere dolduruyorlar.. Bütün bir canlı yaşamın enerjisini sömürüp, doğanın ürettiği emeğin üzerine konup, doğayı yani yaşamın kendisini yok ederek sürdürülebilir 'zannettikleri' bir hayat sunuyorlar bize..

3 Eylül 2015 Perşembe

Barış Yolu

Barış; en temel yaşam hakkına saygı gösterilmesidir. Bu saygı biçimi tüm canlılar arasında gelişen doğal bir durum / haldir. Doğasına ve kendine yabancı ‘uygar insan’ dışında kalan tüm canlılar ‘sözlü ve yazılı’ olmaksızın doğal bir dil ile birbirlerinin yaşama hakkına saygı duyarlar ve bu temelde gerçekleşen tüm fiilleri dürüstlük içerir.

İnsan; kendisi dışında tüm canlıların fiillerini kendine (insana) benzemediği için korkunç bulur. İnsanın özünden (doğal yasalar) kopuşu yine insanı barıştan ve bu doğal süreçten koparmış; insan bırakın barışı, barışın yolunu bile unutmuştur.

Barış, “doğal yasaların” kendisi içinde yer alan tüm fiillere teslim olan ‘doğal bilincin’ yine bu doğal bilinç ile yaşayan canlılara karşı doğal geliştirdiği davranışların tümüdür.